Locke's Goal Setting Theory
Edwin Locke tarafından 1968 yılında ortaya atılan bu kurama göre, insanlar çevrelerini algılayıp yorumlarlar, daha sonra da bu algılarını kendi değer yargılarına göre değerlendirirler. Yani herkes, kendi “değer anahtarı”na göre neyin iyi ya da kötü, doğru ya da yanlış, kendine yararlı ya da zararlı olduğuna karar verir. Buna göre, kişi kendine birtakım amaçlar saptar; ilerideki davranışlarını da artık bu amaçlara göre yöneltir. Locke (1968), bu ilişkiyi basit olarak şöyle ifade etmiştir (Onaran, 1981; 139):
Amaç kuramına göre, bireylerin belirledikleri amaçlar onların motivasyon derecelerini de belirlemektedir. Buna göre, erişilmesi zor ve yüksek amaçlar belirleyen bireyler, elde edilmesi kolay amaç belirleyen kişilere oranla daha yüksek performans gösterecek ve daha fazla motive olacaktır (Koçel, 2005; 655 içinde Gannon, 1979; 176).
Kuramın başlıca iki önermesi vardır. Birincisi, bir insanın kendisi için koyduğu amaçlar büyük ölçüde onun davranışını yönlendirir. İş başarımını etkileyen en önemli bir güdüsel etmende bireyin amaçları ve niyetleridir. Bundan başka, dışarıdan, örgüt tarafından verilen özendiriciler, işgörenlerin amaçlarıyla niyetlerini etkileyerek iş başarımı üstünde etkili olurlar (Onaran, 1981; 138).
Kurama göre amaçların bazı temel özellikleri bulunmaktadır. Bunlar (Onaran, 1981;143-155);
-
Amaçların Belirginliği: Bir dizi deneyde, amaçlar ne kadar belirgin olursa iş başarımının da o oranda artacağı sonucunu vermiştir. Kısacası bu durum, amacın sayısal ölçülebilirlik derecesidir. Yani amaçlara ulaşmanın gözlemlenebilir ve ölçülebilir olma derecesini ifade eder.
-
Amaçların Güçlüğü: Deneylerde, kendileri için daha güç amaçlar saptayan deneklerin daha iyi iş çıkardığı görülmüştür. Amaçlar güçleştikçe iş başarımının da arttığı sonucuna varılmıştır.
-
Amaçların Kabulü: Amaçların iş başarımını etkilemesi için bu amaçların çalışan tarafından kabul edilmesi gerekmektedir. Burada “kabul” kavramını, yalnızca bir boyun eğme, rıza gösterme anlamında değil, bu amaçlara karşı olumlu bir tutum besleme, amaçları benimseme anlamında almak gerekir.
-
Amaçların Saptanmasına Katılma: Kurama göre, işgörenler amaçların saptanmasına katıldıklarında iş başarımları daha yüksek olacaktır.
-
Amaçlara İlişkin Bilgi Verilmesi (geri bildirim); Kurama göre geriye bildirim, amaca ulaşmak için gösterilen çabayla iş başarımını arttıracaktır. Çünkü, (1) iş başarımına ilişkin bilgiler alan bir işgören bu aldığı bilgilere dayanarak kendisi için amaçlar saptamaya yönelecektir, (2) bir önceki amacına ulaştığını bilen bir işgören amacını biraz daha yükseltmeye yönelecektir, (3) amacına ulaşmak için yeterince çaba göstermediği kendisine söylenen bir işgören daha fazla çaba göstermeye yönelebilir, (4) bir işgörene bir işi yapma yöntemlerini geliştirmek için de bilgi verilebilir.