Hedefine Ulaşmak İstiyorsan, Bakış Açını Değiştir
Hedeflerimiz sadece gelecekte önümüzde duran bir şey değildir. O aynı zamanda yukarıda, ulaşılması gereken bir yerdedir. Oraya yürüyerek değil, tırmanarak ilerlersiniz. Bu nedenle başarı sürecini en iyi anlatan metafor merdiven basamaklarıdır.
Bernard Shaw’ın söylemiyle, eğer yürüdüğünüz yolda hiçbir engel yoksa, o yol sizi hiçbir yere götürmez. Buna göre karşımıza bir engel ya da sorun çıktığında mutlu olmalıyız. Çünkü hedefimizle aranızda duran şeyler, gerçekte bir engel değil, bizleri hedefe götüren birer basamaktır. Hedefe ulaşmak için onlara düşündüğümüzden daha fazla ihtiyacımız var.
instagram.com/drtayfuntopaloglu
Gerçekte her şey nötr bir değere sahiptir. Onlara anlam veren bizleriz. Olayları nasıl görmek istiyorsak o şekilde tanımlarız. Bu açıdan bir şey iyi veya kötü değildir. Bakış açımız onun iyi veya kötü olduğunu belirler.
Bu düşünce yapısı ilk başta biraz garip gelebilir. Ancak eğer engellere veya sorunlara farklı bir bakış açısıyla yaklaşırsak, onların bizi hedefimize götüren birer araç olduğunu fark edebiliriz.
Elbette hedefe ulaşmak için fazlasıyla çaba göstermemiz gerektiği şüphesizdir. Ancak çabamızın etkili olması ve bizi hedefimize götürmesi için sadece çok çalışmaya değil, farklı bir bilinç yapısına ihtiyacımız var. Öncelikle hayatımızın başkahramanı olduğumuzun bilincine varmamız gerekiyor.
Kahraman Bilinci ve Kurban Bilinci
Kahraman ve kurban bilinci olarak ifade edebileceğimiz iki bilinç yapısı vardır. Birbirine zıt özellikler taşıyan bu iki dünya görüşü, hemen her konuda farklı düşüncelere ve davranışlara neden olur. Özellikle sorunlara bakış açıları siyahla beyaz kadar ayrıdır. Hangisine sahip olduğumuza göre, hayattan elde ettiğimiz sonuçlar da değişim gösterir.
Kahraman bilinci, problemleri onları hedeflerine götüren birer basamak ve fırsat olarak görür. Kurban bilinci ise karşılarına çıkan zorlukları baş belası şeyler olarak görür ve onlardan kurtulmaya çabalar. Çoğu zaman bu engelleri başarısızlıkları için birer mazeret olarak kullanırlar. Kurbanların suçlayacakları hep birileri ve de bir şeyleri vardır. Kahramanlar içinse sorunlar yegâne gelişim araçlarıdır. Onlardan ders çıkarırlar, hatalarını düzeltirler ve bu sayede daha iyiye ulaşmayı başarırlar.
Peki bunu nasıl yaparlar? Öncelikle pozitif bir tutum takınarak ve özellikle de kendilerine güçlü sorular sorarak. Örneğin bir zorlukla ve engelle karşılaştıklarında, kendilerine şunu sorarlar:
Ben bu sorundan neler öğrenebilirim?
Ve hedefime ilerlemek için bunu nasıl kullanabilirim?
Böylece zihinlerini çözüm odaklı hale getirirler. O yüzden hedefimize ulaşmak için, yaşadığımız problemleri bir fırsata, tüm engelleri birer basamağa ve karşılaştığımız zorlukları eşsiz hediyelere dönüştürmeyi öğrenmek durumundayız. Bu bilinç yapısıyla hareket ettiğimizde, daha güçlü bir motivasyona sahip olurken, hedefimize ulaşmamız çok daha mümkün hale gelecektir.
You Can Reach Your Goal As Long As You Don't Just Change Your Path!