Amerikalı psikobiyoloji uzmanı Dr. Curt P. Richter, 1957 yılında John Hopkins üniversitesinde fareler üzerine gerçekleştirdiği bir deneyde, umutlu olmanın yaşam gücü için ne kadar önemli olduğunu kanıtlayan bir takım sonuçlar elde etmiştir.
Asistanlarıyla birlikte bir grup deney faresi üzerinde gerçekleştirdiği deneyde, başlarda sudaki ısı değişimlerinin onların dirençlerini ne düzeyde etkilediğini araştırmışlardır. Bu deneylerde fareleri, yarısı suyla dolu cam tüpler içine koyarak suyun üstünde ne kadar süre kalabileceklerini öğrenmeyi amaçlamışlardır.
Deneylerde farelerin en fazla 15 dakika su üstünde kalmayı başardıkları gözlenmiştir. Ancak deneylerin bir aşamasında ilgi çekici bazı durumlar ortaya çıkmıştır. Farelerin büyük kısmının bir iki dakika zor dayandığı koşullarda, bazı fareler saatler boyunca su üstünde kalmayı başarmıştır.
Bunun nedenini bulmak amacıyla Dr. Richter ve asistanları farklı bir şey denemişlerdir. Bu sefer deneye tabi tuttukları farelerden bir grubunu tam ölmek üzereyken sudan çıkarmışlar, kurulayıp bir süre diğerlerinin yanında bekleterek tekrar suyun içine koymuşlardır. Ardı sıra tekrarlanan bu işlemden sonra farelerin kaba her konulduğunda daha uzun süre hayatta kalmayı başardıkları belirlenmiştir. 24 saat sonra tekrarlanan deneylerde, bu işleme tabi tutulan farelerle tutulmayan fareler arasında muazzam bir fark ortaya çıkmıştır.
İşleme tabi tutulan fareler durumun aslında hiç de umutsuz olmadığını öğrenmişlerdir. Farelerin altmış saate yakın sürelerde su üstünde kalmayı başardığı gözlenmiştir. Bu sonuca göre fareler, yaşadıkları durumun bir son olmadığını ve buradan kurtulabileceklerini öğrenmişlerdi. Sonuçta, daha fazla çabalayıp hayatta kalmak için bir nedene sahip olmuşlardı. Onları yaşamda tutan şey “umut” olmuştu.
Curt P. Richter, “On the Phenomenon of Sudden Death in Animals and Man”, Psychosomatic Medicine: May 1957.