Ölüme Yakın Deneyim Yaşayanlar Artık Neleri Farklı Yapıyor?
Ölüme yakın deneyimler (ÖYD), kişinin ölüme yaklaştığı bir durumu veya klinik ölümü takiben yaşadığı deneyimleri ifade eder. Bu türden deneyimler, genellikle ölümcül bir kazadan sağ kurtulan kişilerin, hastaların, cerrahi müdahale geçirenlerin veya ağır yaralanmış olanların rapor ettiği öne çıkan durumları kapsamaktadır. Bu deneyimleri yaşayanların sonunda genellikle bir dizi belirgin özelliği paylaştığı görülmektedir. Ölüme yaklaşan pek çok insan elbette benzersiz bir deneyim yaşasa da hayatlarında ortak bazı dönüşümler geçirirler. İşte öne çıkan noktalar maddeler halinde şu şekilde özetlenebilir:
Perspektif Değişikliği: Ölüme yakın deneyimler geçirenler hayatlarının önceliklerini ve değerlerini gözden geçirme fırsatı elde eder. Genellikle insanlar yaşamlarının anlamını ve gidişatını temelden sorgular. Çoğu insan için bu sorgulama hayatlarının genel rutinlerini değiştirmelerine neden olur. Bu amaçla mutsuz oldukları bir işi veya ilişkiyi sonlandırma, yaşanılan yeri değiştirme ve kalan hayatlarını daha anlamlı geçirme çabalarının pek çoğu birden görülebilir.
Evrensel Bağlantı Hissi: Birçok kişi, ölüme yakın deneyim yaşadıktan sonra daha büyük bir evrensel bağlantı hissi yaşar. Bu, bir bütün olarak evrenle, Tanrı’yla, diğer insanlarla veya doğayla daha derin bir bağ kurma arzusunu içerir. Bu birlik hissi, halihazırda topluma hizmet etme, sevdiklerine daha yakın olma çabalarına sebep olabilir.
Korku ve Ölümle Yüzleşme: Ölüme yakın deneyimler birçok kişiye, ölümle yüzleşme ve korkularla başa çıkma şansı verir. Böylece ölümün doğal bir süreç olduğunu anlamak ve bu bilinçle yaşamak bir motivasyon kaynağı haline gelecektir. Ölümle ilgili daha korkusuz bir bakış açısı geliştirmek ve yaşamı daha cesurca yaşama davranışları görülebilir. Örneğin o güne kadar çekimser davranan bir kişinin daha cesur davranmaya başladığı gözlenebilir. Böylece karakter üzerinde belirgin bir farklılaşma ile davranışlarda kalıcı değişimler ortaya çıkabilir.
Duygusal ve Ruhsal Dönüşüm: Fark edilen şeylerden birisi de ölüme yakın deneyimlerin sıklıkla derin bir duygusal ve ruhsal dönüşüme yol açtığı gerçeğidir. Bu tür deneyimler, kişinin yaşam ve ölüm hakkında manevi boyutlarda daha büyük bir anlayışa ulaşmasına yardımcı olabilir. Tanrısal bağların güçlenmesi ve ruhani boyutta davranışların görülmesi mümkün hale gelebilir.
Daha Derin Bir Empati ve Anlayış Geliştirme: Ölüme yakın deneyimler, kişilere başkalarının acılarına daha derin bir anlayış ve empati geliştirme şansı verir. Çeşitli yardım aktivitelerine katılma, sivil toplum hareketlerine dahil olma veya topluma katkı verme çabaları söz konusu olabilir.
Yaşamın Kıymetini Anlama: Bu tür deneyimler yaşamış bireyler, yaşamın değerini daha fazla takdir etmeye başlar. Küçük şeylere takılmadan büyük resmi görme şansını bir kez deneyimledikleri için, sevgi temelinde bir uyanış geliştirerek gerçekten önemli olanı fark etmeleri mümkün hale gelir.
Belirtilen tüm bu ortak noktalar genel olarak ölüme yakın deneyimler yaşayanların belirttiği veya hayatlarında gözlemlenen sonuçları ifade etmektedir. Elbette her insan özelinde bu tür davranışları sergilemeyen kişiler de olacaktır ve bu normaldir. Çünkü yaş, deneyim ve karakter gibi belirleyici değişkenler söz konusu deneyimlere verilen tepkileri etkilemektedir.
Hayatın günlük koşuşturması içinde pek çok insan hayatın değerini fark etmek için onu kaybetme riskiyle karşılaşmak durumunda kalabiliyor. Ancak çoğu zaman iş işten geçmiş oluyor. O nedenle tüm bunlardan çıkan sonuç şu olmalıdır: Çok geç olmadan yaşamın kıymetini bilmeli ve halen hayattayken onu takdir etmenin çabası içinde olmalıyız.
