Yaratıcı dahiler düşüncelerini şekillendirirken ve aktarırken geniş çapta grafik araçları kullanırlar. Bazıları diyagram ve haritalardan faydalanırken diğerleri üç boyutlu, fiziksel modellere başvururlar… Modern dans alanında yaratıcı bir dahi olan Martha Graham geleneksel bale yöntemlerini reddederek basit çizimler ve eskizlerle kendi dans sözlüğünü oluşturdu. Defterleri fikirlerini ve düşüncelerini yansıttığı, kelimeler olmadan onları kavramlaştırmasını sağlayan çizimler ve eskizlerle doludur. Her bir dans görsel olarak öncekilerden daha fazla cesaret vericiydi.
Kelimelerle anlatacağımız şeyden çok daha fazlasını biliyoruz. Örneğin en iyi arkadaşımızın yüzünü biliriz ve onu milyonlarca yüz arasında kolaylıkla seçebiliriz; ancak yine de bir yüzü nasıl diğerlerinden ayıt ettiğimizi genellikle söyleyemeyiz. sahip olduğumuz her bilgi basitçe kelimelere dökülemez. Aslında, insanlara en iyi arkadaşlarının yüzünü ayırt etmeden önce yazarak anlatmaları istendiğinde yazılı tanımın önemli derecede tanımlama yetisi ile zıt düştüğünü deneyler kanıtlamıştır. Bu örnekte, yazılı tanım yüzü tanıma yetisini kısıtlamaktadır. Ancak yine de en iyi arkadaşının yüzünü çizmeleri ya da eskizle göstermeleri istendiğinde insanlar onların nasıl göründüğünü kolaylıkla kavramlaştırabildiler.
Görsel olarak beyin fırtınası yaratma, fikirleri yakalamak ve kavramlaştırmak için çizimler ve skeçler kullanma çabasıdır. Ana fikir problemin nasıl çözüleceğine dair bir eskiz yaratmaktır. Probleminizin çözümünü çizerek ifade edin. Daha sonra çiziminizi düzenleyerek ya da yeni bir eskiz veya çizim yaratarak çözümünüzü gözden geçirin. Düzenlemeye devam edin veya yapabildiğiniz kadar çok sayıda yeni eskiz yaratın. Son olarak eskizlerden birini ya da eskizlerin parçalarından birini kullanarak nihai bir çözüm oluşturun.
Michael Michalko
Kaynak: Michael Michalko (2008) “Yaratıcı Dehanın Sırları” (Çev. Zübeyde Abat), Koridor Yayıncılık, İstanbul. s.110-112