Düş Öğretisi – Dreamer Sözleri
Tanrılar Okulu – Stefano D’Anna
Dreamer, her bireyin yaşamında yaratıcı bir güç olduğunu ve bu gücün hayal gücü ile birleştiğinde kişinin yaşamını dönüştürebileceğini öne sürer. Bu dönüşüm, kişinin korkularını, sınırlayıcı inançlarını ve alışkanlıklarını aşarak, daha özgür ve anlamlı bir yaşam sürmesine olanak tanır. Dreamer, bireylere kendi gerçekliklerini yeniden yazma gücünü kazandırarak, onları “kendi hayatlarının mimarı” olmaya teşvik eder.
Bu felsefenin temelinde, insanların kendi sorumluluklarını kabul etmeleri ve dış dünyayı değil, içsel dünyalarını değiştirmeleri gerektiği fikri yatar. Bu yaklaşım, bireylerin kendi yaşamlarının sorumluluğunu alarak, kaderlerini bilinçli bir şekilde şekillendirmelerini ve içsel bir özgürlük kazanmalarını sağlar.
“Tanrılar Okulu”, Dreamer’ın rehberliğinde bireylerin kendi potansiyellerini nasıl açığa çıkarabileceklerini ve daha bilinçli bir yaşam sürebileceklerini keşfetmelerine yardımcı olan bir yolculuğu anlatır. Bu felsefe, kişinin kendi hayatına ve evrene bakış açısını genişleterek, daha derin bir farkındalık ve bilgelik geliştirmesine olanak tanır.
İşte Tanrılar Okulu ve Düş Öğretisi kitaplarında yer alan Dreamer’ın öne çıkan özlü sözleri
‘Düş’ var olan en gerçek şeydir.
Özgürlük düşü; her türlü kısıtlamadan özgür.
İstediğin her şeyi elde edebilmekten, kendini alıkoyan tek kişi sensin!
Düşle…Düşle…Sürekli düşle.
Çölde yolculuk yapmanın ilk kuralı, çok az şey taşımaktır.
Varlığını yüklerinden kurtar !
Biz ancak ne isek onu görebiliriz!
Ermişle de karşılaşsa, hırsızın gözü onun ceplerinde olacaktır!
Dünyanın kendi yansıman olduğunun farkına vardığında,
ondan özgür olursun.
En büyük devrim, tüm girişimlerin en büyüğü, ama tek anlamlı olan, kendini değiştirmektir.
Bir kişi ne düşlerse, artık o gerçek olmuştur.
Sadece, görünür hale gelmesi biraz zaman alır.
Düş + Zaman = Gerçeklik
Dünya, sen böyle olduğundan bu haldedir.
En nefret ettiğimiz öğretmenlerimiz bize en çok verenlerdir.
Hiç kimsenin, kendinden büyük bir amacı olamaz.
AIM = I AM
Nesnelerin bir ruhu vardır.
Biz onları seçer görünür, ama aslında, nesneler kimin onlara sahip olacağını seçerler. Nesneler kime gitmeleri gerektiğini ve kimi terk edebileceklerini bilirler. Ancak ‘sorumlusu oldukların kadarına’ sahip olabilirsin.
Herkesin içinde bulunduğu koşul, başına gelebileceklerin en iyisidir.
İçinde ölüm olmayan bir kişi, dışarıda da onunla karşılaşmaz.
Kendini bileceğin gün, dünyanın niye bu halde olduğunu anlayacaksın.
Dünya, bizim onayımız olmadan bir iğneyi bile oynatamaz.
Dünya, onu nasıl düşlediysek öyledir.
Vizyon ve gerçeklik birdir. Dünya senin vizyonundur. Kendini değiştir, dünya da ebediyen değişecektir! Senin dünyaya yapabileceğin en büyük yardım budur.
Ekonomi, çalışma değil, mutluluk üzerine kuruludur.
Mutluluk ekonomidir.
Sen bir kral ol, krallık ardından gelecektir!
Bir krala yakışan şanlı benlik,
daima bir krallığın doğuşundan önce gelir.
Ne denli çoksan, o denli fazlasına sahip olursun
ve sahip olmanın başka yolu yoktur.
Dünya, sen var olduğun için vardır. Dünya yaşıyor, çünkü sen yaşıyorsun.
Her şey kendi benzerini çeker.
Bir insan daima kendisiyle karşılaşır ve kendisini seçer.
Her şey mükemmelen onun bilinç düzeyine karşılık gelir.
Başarı, bütünlüğün doğal bir sonucudur.
Dışarıda karşılaştığın engeller, içinde taşıdığın sınırlardır.
